
Kafamızın içinde, sessizce ama durmaksızın çalışan bir yapı var: Beynimiz. Düşüncelerimizin üretildiği, duygularımızın biçimlendiği, hayallerimizin şekillendiği ve hareketlerimizin planlandığı merkez olan beynimiz, milyarlarca bağlantının iç içe geçtiği, karmaşık ama kusursuz işleyen bir sistemdir.
Milyarlarca Nöron, milyarlarca ihtimal
İnsan beyni yaklaşık 86 milyar nörondan oluşur. Nöronların her biri diğerine elektriksel ve kimyasal sinyallerle bağlanır. Bu iletişim ağları, düşünce üretmekten, kasları hareket ettirmeye, sesleri tanımaktan duyguları işlemeye kadar her şeyi koordine ve kontrol eder.
Bir nöronun diğerine “mesaj iletmesi”, sinaps adı verilen mikroskobik boşluklardan gerçekleşir. Bu noktada devreye nörotransmiterler girer. Dopamin, serotonin, asetilkolin gibi kimyasal elçiler, bu boşluklardan geçerek bilginin aktarılmasını sağlar.
Başka bir deyişle, bir düşünce aslında elektrikli bir kıvılcımdan ibarettir; ama bu kıvılcım, sonsuz sayıda ilhamın kaynağı olabilir.
Beynin bölümleri: Ritim, rüya ve refleks
Beyin tek bir blok değil, uzmanlaşmış, neredeyse bağımsız bölgelerden oluşur. Ön lob, karar alma, planlama ve sosyal davranışları yönetir. Sol taraf çoğunlukla dil ve mantıkla ilgilenirken; sağ taraf görsel düşünme ve problem çözme becerisiyle öne çıkar.
Beyincik, denge ve hareket koordinasyonunda rol alırken, hipokampus anıların arşivcisi olarak çalışır. Limbik sistem duyguları işlerken, amigdala korkuyu analiz eder.
Beynimiz bilgileri nasıl kodlar?
Bir şeyi öğrendiğimizde, beynimizde yeni sinaptik bağlantılar kurulur. Bu bağlantılar ne kadar sık kullanılırsa o kadar güçlenir. Bu süreç “nöroplastisite” olarak adlandırılır.
Beyin, deneyimlere göre kendini yeniden şekillendirebilir. Örneğin bir müzik aleti çalmayı öğrenmek, beynin ilgili bölgesini fiziksel olarak değiştirir. Kısacası, beynimiz sabit değil, yaşayan bir yapıdır. Bir fikir geldiğinde, bir cümle yazıldığında veya bir melodi mırıldandığında şekil değiştirir.
Belki ilginç gelebilir ancak beynin çalışması için sürekli bilgi akışı gerekmez… Dinlenme halindeyken bile arka planda işlem yapan bir “varsayılan mod ağına” sahiptir. Bu olağanüstü sistem, beynin ne kadar mükemmel bir yönetici olduğunu gösterir. Hayatın en karmaşık anlarında bile devrede kalan bu yapı, sağlığın ne denli kıymetli olduğunu hatırlatır. Siz de Katılım Emeklilik 4-4’lük Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ile hayatın her anında karşılaşabileceğiniz kazalara karşı kendinizi güvence altına alabilir, sunduğu ayrıcalıklı hizmetlerle kendiniz ve sevdikleriniz için yaşamı kolaylaştırabilirsiniz.